CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, RTÜK’ün, TELE 1 ve Halk TV’nin ekranlarını 5 gün süreyle karartmasına sert tepki gösterdi. Bulut, “Tüm Türkiye A Haber izlesin istiyorsunuz. Ama ne yaparsanız yapın, , tüm kumandalarda tek kanal A Haber olsa bile bu halk A Haber’i izlemeyecek” dedi.
CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, TBMM Genel Kurulu’nda görüşmeleri süren 2. Yargı Paketi ile ilgili yaptığı konuşmada, yeni rejimle Türkiye’deki yargı ve yasama dahiltüm kurumların parti devletinin hizmetine girdiğini, sarayın siyasi tercihlerinin esiri olduğunu, talep ve isteklerine göre yasa teklifi hazırlandığını kaydetti. Son günlerde kamuoyunda tartışılan kıdem tazminatının tek amacının işçinin, işçinin kıdem tazminatını fonlamak olduğunu kaydeden Bulut, yine talebin işçi ve işverenden gelmediğini bildirdi. Türkiye’de yaklaşık 10 milyon işsiz olduğunu belirten Bulut, üç aydır iş yerini kapatan esnafın da devletin yardım eli uzatmasına ihtiyacı olduğunu söyledi. Üniversite sınavına girecek öğrencilerin sınav temmuz ayına alınsın talebinin de dikkate alınmadığını belirten Bulut, iktidarın turizm şirketlerini öncelediğine dikkat çekti.
AB’YE GİRECEKTİK, KUZEY KORE OLUYORUZ
Sosyal medyanın kapatılacağı yönündeki tartışmalara da değinen Bulut, “18 yıl önce şundan ‘Avrupa Birliğine girmek bizim en büyük hedefimiz’ Avrupa Birliğine giremedik ama Kuzey Kore olmaya adayız. Cumhurbaşkanı gençlerle buluşuyor, öğrenciler “disslike” yağmuruna tutuyor. Anında “Youtube’un kapatılması gerekiyor” diye söylemler başlıyor. Canan Kaftancıoğlu’na yönelik küfürlü “tweet”ler görmezden geliniyor. Yasamanın ve yargının üzerinde tahakküm kuran yürütme, yaptığı işleri sadece havuz medyasında anlatmak istiyor, bunun dışındaki eleştirilere tahammülü yok. Taraf olduğu açık olan RTÜK, TELE 1 ve Halk TV’yi kapattı. Peki, niçin kapatıyorsunuz? Yaptığınız başarısızlıkları halk öğrenmesin diye. Tüm Türkiye A Haber izlesin istiyorsunuz. Ama ne yaparsanız yapın, tüm kumandalarda tek kanal A Haber olsa bile bu halk A Haber’i izlemeyecek” dedi.
MESLEK ÖRGÜTLERİ KAMU HİZMETİ VERİR
İktidarın çıkarmaya çalıştığı Baro Yasası’nın meslek odalarına yapılan bir müdahale olduğunu kaydeden Bulut, Türkiye’dekamu tüzel kişiliğiyle kurulan 19’a yakın meslek odası olduğunu belirterek, meslek örgütlerinin önceliğinin kendilerinden önce halk olduğunu, yandaş olmak isteseler dahi olamayacaklarını, kanunun verdiği yetkinin onları yandaşlıktan uzak tuttuğunu bildirdi. Bulut, “Aynı yandaşların dediği gibi beyaza “siyah” denmesini istiyorlar ancak meslek odaları kesinlikle beyaza “beyaz” der, beyaza “siyah” demez. İktidarın meslek odalarını demokrasinin bir parçası olarak görüp faydalanması gerekiyor. Ancak pandemi döneminde Türk Tabipleri Birliğinden yararlanmadı. Örneğin, kıdem tazminatı toplantılarına DİSK çağırılmadı” ifadelerini kullandı.
BARO YASASININ AMACI YANDAŞLAŞTIRMAK
Baro Yasasının tek amacının, baroyu çoklu yapıya çevirip yandaşlaştırmak olduğunu kaydeden Bulut, 1924 yılından önce, Osmanlı döneminde her milletin kendine ait bir barosu, 12 Eylülden önce öğretmenler ve polislerin 2 ayrı yapısı olduğunu söyledi. Adalet sistemini düzeltmek yerine, baronun yapısına müdahale edildiğini kaydeden Bulut, “Barolar çoklu yapıya girerse siyasetin arka bahçesi hâline gelir. Avukatlar da baronun esiri olur. Hangi avukat hangi baroya girerse alnına o baronun ideolojisi yazılır. Çoklu bir baro ülkedeki hukuk sistemini de aşağıya alır. Türkiye’de 80 tane baro var ve bu baronun 78’i bu çoklu yönetime, bu yeni baro yasasına karşılar. Demin bahsettiğim gibi, kıdem tazminatında işçinin, işverenin karşı olması gibi, burada da bu baro yasasını getirdiğiniz meslek örgütleri ve meslektaşlar bunu istemiyor. Ama görünen o ki bu, Metin Feyzioğlu’nu kurtarma operasyonu gibi geliyor. Metin Feyzioğlu’na o gün sırtını dönen baro, siz ne yaparsanız yapın, onu Başkan yapmaz; ancak, kendi meslektaşları, avukatlar kimi isterse, onu başkan yapar.