TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şube Başkanı Feyzullah Korkut yaşamın vazgeçilemez unsuru olan suyun, dünyadaki kadim önemini koruduğunu, sadece Türkiye’de değil evrensel ölçekte suyun göz ardı edilemez niteliğe sahip olduğunu söyledi.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 1993 yılı Aralık ayında aldığı bir kararla her yılın 22 Mart gününün ” Dünya Su Günü” olarak kutlandığını ifade eden Korkut, Dünya Su Günü’nün hedefinin hızlı kentsel nüfus artışı, sanayileşme ve iklim değişikliği, artan gıda ihtiyacı etkisinde uluslararası ilgiyi su konusuna çekmek olduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Türkiye su zengini bir ülke değildir. Türkiye, orta risk grubunda su stresi çeken bir ülke konumundadır. 2018 yılı verilerine göre Türkiye’de kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarı 1400 m³ olup, su kıtlığı ile karşı karşıya olan ülkeler arasındadır ve 2040 yılında Türkiye’de nüfusun 100 milyona yükseleceği tahmin edilmekte olduğundan söz konusu dönemde kişi başına 1120 m³ kullanılabilir su miktarı düşecektir.”

SU, ÖNEMİ ARTAN STRATEJİK BİR KAYNAK

Yaşam için vazgeçilmez bir doğal kaynak olan su, dünyada giderek önemi artan stratejik bir kaynak haline geldiğine dikkat çeken Korkut, 21. yüzyılın başından itibaren çevre sorunlarının artması, kullanılabilir su kaynaklarını kısıtlamaya başladığını, hızlı nüfus artışının da su talebini arttırarak sorunun büyümesine neden olduğunu söyleyerek konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Güvenli içme ve kullanma suyuna erişim insan sağlığı ve özellikle de çocuklar için son derece önemlidir. Ancak dünya genelinde bir milyardan fazla insan, sağlıklı su kaynağından yoksun durumdadır. Ülkemizin içinde bulunduğu şartlar dikkate alındığında, mevcut doğal kaynakların, özellikle de su kaynaklarının etkin bir şekilde kullanılması şarttır. Bu anlamda suyun, en çok kullanıldığı sektör olan tarımda, bilinçli kullanılması zorunlu hale gelmiştir. Gerekli teknik, ekonomik ve sosyal koşulların karşılanması durumunda basınçlı sulama sistem ve yöntemlerinin, suyun en etkin şekilde kullanılmasına olanak veren, uzun vadede ölçülebilen ya da ölçülemeyen en yüksek ekonomik ve sosyal faydayı sağlayan uygulama olduğu en net bilimsel sonuçtur.”