Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Ayhan Barut, işçi ve emekçilerin 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’nü kutladı. Pandemi nedeniyle bu yıl 1 Mayıs’ın meydanlarda kutlanamadığına dikkat çeken Barut, “Meydanlarda olamasak da ekonomik kriz, işsizlik, açlık, yoksulluk ve adaletsizliğe karşı, ‘İş, Ekmek, Özgürlük, Adalet ve Demokrasi’ mücadelemizi yine yükseltiyoruz. Geçmiş yıllardaki aynı coşku ve kararlılıkla gelecek yıl yine sokaklarda olacağız. İşçi ve emekçilerin 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü kutlu olsun. Yaşasın 1 Mayıs” dedi.
“MÜCADELEMİZ SÜRÜYOR”
1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü dolayısıyla açıklama yapan CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, emeğin en yüce değer olduğuna dikkat çekerek emeğiyle üretip yaşamı var eden işçi ve emekçilerin gününü kutladı. 1 Mayıs’ın aynı zamanda mücadele günü olduğuna da işaret eden Barut, “Ülkemizde pandemiyle birlikte daha da derinleşen ekonomik ve siyasi krize neden olanlar, bunun faturasını da işçi ve emekçilerimize, yoksul halkımıza ödetmeye çalışıyor ama asla başaramayacaklar. İşçisinden kamu emekçisine, esnafından çiftçisine, sanayicisinden emeklisine, işsizinden öğrencisine herkesi canından bezdiren iktidarın ilk seçimde sandıkta hesap vermesi için mücadelemiz sürüyor” diye konuştu.
“YAŞASIN 1 MAYIS!”
Pandemiyle mücadelede iktidarın ekonomik ve sosyal destek sunmadan, halka yardım elini uzatmadan yanlış uygulamalar ve politikalarla yaşamı cehenneme çevirdiğini bildiren Ayhan Barut, şunları kaydetti:
“Saray rejiminin, tek adam yönetiminin yanlış politikaları nedeniyle enflasyon fırladı, döviz ve faizler yükseldi, iğneden ipliğe her şey fahiş oranda zamlandı. İşçi ve emekçilerin, emekli ve dar gelirlilerin, esnafın ve çiftçinin, işsiz ve yoksulun yaşamı adeta cehenneme döndü. Pandemiyle mücadelede yalnız ve sahipsiz bırakılan halkımıza ‘taş yesinler’ denildi. Milyonlarca gencimiz iş ve aş umuduyla beklerken, bir avuç yandaş ve rantiyecinin yüzünü güldürdüler. Pandemiyle mücadelenin kahramanı sağlık emekçilerinin bile özlük, ekonomik ve sosyal haklarını vermediler. Her yıl onlarca işçimiz iş cinayetlerine kurban gidiyor, kadınlar katlediliyor, emekliler açlık ve sefalet içinde, esnaf iflas etti, çiftçi borca battı. Sendikalaşmanın önüne geçen, işçi ve emekçilerin en temel hak ve özgürlüklerini görmezden gelen bu iktidara hesap soracağız. İşsizliğin olağan, yoksulluğun ise kader haline getirildiği, kentlerimizin, doğamızın yağmaya ve talana açıldığı bu düzene karşı hak, hukuk, adalet, eşitlik, ekmek, barış, özgürlük ve demokrasi mücadelemizle direniyoruz. Bu kara düzen ilk seçimde tarihin çöplüğüne gömülecek. Biz emeğin en yüce değer olduğu bir Türkiye’de insanca yaşam için var gücümüzle çalışıyoruz. Bu duyguyla 1 Mayıs İşçilerin Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’nü kutluyor, herkesi mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz. Daha yaşanabilir bir Türkiye ve dünya için; Yaşasın 1 Mayıs!”