Şahsen ben böyle bir devranın olabileceğini değil aklıma getirmek, tahayyül bile edemezdim.
40 küsur yıl önce yazmak için namussuz arardık, şimdilerde mum ışığıyla yazmak için namuslu adam aramaya başladık.

Vurgun diyorsun, yolsuzluk diyorsun, rüşvet diyorsun, ahlaksızlık ayyuka çıktı diyorsun, dahası cinsel tacizden de ötede tecavüz diyorsun kimsenin umurunda bile değil.
Etkili ve yetkili makamlar sözüm ona müfettiş göndererek prosedürü uyguluyorlar!
Müfettiş geliyor kurumun adamına böyle bir şey var mı deyip gidiyor.
Sonuç?
Sonuçta ahlaksızlığın daniskasını yapan bir de bakıyorsun tekdir ya da ceza yerine onore edilerek adeta taltif ediliyor.
Şefse müdür oluyor, müdürse bölge müdürlüğüne terfi ettiriliyor.

Hesap bu olunca akla bir tek şey geliyor.
Hırsıza çaldırıp akarı birlikte bölüşüyorlar.

Adına ‘devlet’ denilen mekanizmadaki bunca kokuşmuşluk, bunca laçkalalıkla sistemsizliği sistem olarak millete yutturup deveyi hamuduyla götürüyorlar.
Bal tutanın parmağını yalaması ne kadar aşağılık bir lafsa bunlar parmak yalamakla da yetinmeyip neredeyse kovanı kursaklarına indiriyorlar..

Aile ve Sosyal Politikalar bakanlığı’na bağlı Adana Huzurevlerindeki pis kokular yine ayyuka çıktı.

Cinsel taciz ve tecavüz olayları şehrin sokaklarında konuşulmaya başlandı.
Kumar borcunu ödemeyen icralık zat-ı muhteremin etkili ve yetkili yere getirilmesi sonucu borçlarını ödediği gibi nasıl olup ta lüküs bir arabaya bindiği ise dedikoduların küçük bir bölümü..

Ya huzurevlerinde yaşanan aşk rezaletlerine ne demeli..

Gönül dediğin ota da konar b.. da lakin aşk bir yana da seks dediğin uluorta kurum içinde apılmaz yahu..

Az biraz edep!
Bunlarda ne gezer..

Mahkemeye intikal etmiş konular da var, amir ve müdürlerin etki ve yetkilerini kullanarak sümen altı ettikleri de..

Bunları bilenleri de rahatlıkla ‘üst makam’ onayıyla sürebiliyorlar.
Adam gibi biri çıkmalı.. Adam olamamışsa dahi adam gibi olan biri..

Sadece merkezdeki huzurevlerini değil, ilçelerdekileri de denetlemeli. Ahlaksızlığa ‘dur’ diyebilmeli.

Tacize, tecavüze karşı duyarlı olabilmeli.. Gerçi benimkisi laf-ü güzaf.. Bakanlardan biri hangisiydi? Erkek çocuklarına cinsel tecavüzden sonra “ Bir kereden bir şey olmaz” dememiş miydi yahu?

Çok değil bir kaç ay önce huzurevleri meselesini yine ele almış ve rezaletleri kısmen aktarmıştım. Evet bu dosyaları birer birer açacağız.

Taa ki adam gibi adam bulana kadar. Adam gibi denetleme yapılana kadar bu işin peşini bırakmayacağız.